Çocukluğunu ve geçmiş zamanı tual üzerinde satın alan Reco, çizdiği resimlere öyle bir bağlandı ki, gecenin ve gündüzün anlamını kaybetti. Gün ışığı almayan odada tuvalin, fırçanın ve paletin arasına girip hayalleri arasında kayboldu.
Başkaldırı niteliğinde “kazananların ayakta kaldığı tipik bir kovboy hikâyesi” sayılan Ağır Roman, yayınlandığı ilk günden bu yana yer yer hayranlıkla kimi zaman da eleştiriyle karşılandı. Gerek argo dil kullanımı gerekse benimsenen yenilikçi edebiyat anlayışı nedeniyle romana yönelik farklı değerlendirmeler yapıldı. Özünde Ağır Roman, Kolera isimli mahallede yaşayan bir grup insanın gelenekleri ve yaşamları üzerinden ortaya konmuş bir ‘Türk işi yeraltı edebiyatı’ olarak tanımlanabilir. Kolera canavarının musallat olduğu bir kenar mahalle kurgusunun altına, modern toplum ve tüketim eleştirisini gizleyen Metin Kaçan, ortaya farklı bir eser koymuştur. Ağır Roman; rengarenk, şakacı, tehlikeli, manalı, adrenalin dolu bir modern dünya efsanesi.
Eğer romanı henüz okumadıysan merak uyandıracak, okuduysan da ufkunu açacak bazı detayları bilmelisin.
1. Ağır Roman, Türkçe için yeraltı edebiyatının yeni bir açılımıdır
Ağır Roman her şeyden önce epik ve fantastik bir yeraltı edebiyatı örneğidir. Kitaptaki mahallenin demografisini uyuşturucu bağımlıları, tefeciler, tinerciler, hayat kadınları, esrarkeşler, kısacası alt kültüre ve yeraltına mensup bireyler oluşturur. Orso’nun Kahvesi, Vazgeçmişler Kerhanesi, Cavit Baba’nın Meyhanesi ve Reis’in Mekânı, hep bu türden profilleri ağırlayan meskenlerdir. Öykünün protagonisti olan Gıli Gıli Salih ise arada kalmış, abisinin kitaplığındakiler nedeniyle bir ara kafası karışsa da çareyi bitirimlikte bulmuş biridir. Roman boyunca, yitmekte olan İstanbul argosu, tükenmiş hayatlar, isyankar bireyler, canlı ve sert bir dünya ustalıkla resmedilir. Tüm bunlar romanı bir tür yeraltı edebiyatı örneği kılar.
2. Roman bir bakıma eski İstanbul manzarası sunar
Yazarın da ifade ettiği üzere Ağır Roman, Dolapdere ve Kasımpaşa lokasyonlarından güçlü esintiler ve afektler taşır. 70’li yılların İstanbul’unu sunan romanda, buradaki yaşam tarzlarına, kabadayılık geleneğine ve mahalleye sonradan teşrif eden siyasal iklime yönelik yapılan atıflar yoğundur. Bu açıdan romanın bir tür İstanbul panoraması olduğu rahatlıkla ifade edilebilir. Ne var ki burası, İstanbul’un gettosudur ve merkezde sayılmadığı için bu noktanın dış dünya nezdinde bir değeri yoktur. Kıyıda köşede kalmış bir mahalledir ve şehir uzakta, yüksektedir. Hatta karakterlerin çoğu Büyükşehir İstanbul’a erişmek gibi bir ideal taşımaktadırlar. Bu bakımdan da roman için “İstanbul’un yeraltı panoramasıdır” denilebilir.
3. Romanın taslağı özensizce yazılmış birkaç adet kâğıttan ibarettir
Ağır Roman’ın hatlarını belli eden ilk deneme taslakları, birkaç kâğıt müsveddesinden oluşuyordu. Bunu ‘Bana Türkçe Bir Ekmek Ver’ isimli çalışmasında Cezmi Ersöz açıklar. Ersöz, zaman zaman Metin Kaçan’ın evine misafir olur ve kendisine, bir tür roman yazıp yazmadığı sorusunu yöneltir. Metin Kaçan bu sorunun üzerine halının altından birkaç tane kâğıt çıkarır ve aklındaki romanın şimdilik tüm bunlardan ibaret olduğunu belirtir. Buruşuk kâğıtların üzerine yazılmış karman çorman yazılar, esasen Ağır Roman’ın ilk kıvılcımlarıdır.
4. Roman alternatif ve çarpık yaşam tarzlarından hareket eder
Bu öteki yaşam tarzı, yeri geldiğinde olumsuz sonuçlar doğurabilmektedir. Örneğin ‘Bitirimhane’ ismiyle anılan kumar merkezi, mahalledeki pek çok sakinin geçimini sağladığı tek yerdir. İş gücünün yerini yankesicilik, kalpazanlık ve benzeri kriminal uğraşlar alır. Puma Zehra, Gaftici Fethi, Madam Eleni, Tilki Orhan gibi karakterler, Batılı olmaya çalışan ve yeni beden-yeni kimlik arayışları asla bitmeyen kişilikler olarak okurun karşısına çıkar. Aslına bakacak olursanız Kolera mahallesindeki hemen herkes bir tür ‘kendilik’ sorununun saldırısı altındadır. Hiç kimse bir türlü kendisi olamamaktadır. Dahası yoz bir tüketim toplumu ile ilgili ne var ne yoksa bu mahallede yuvalanabilmektedir.
5. Roman kısmen otobiyografik bir temele sahiptir
Metin Kaçan Kayseri’de dünyaya geldi ancak kısa bir süre sonra ailesiyle birlikte İstanbul’a taşındılar. Romanda geçtiği farz edilen 70’li yıllar, Metin Kaçan’ın çocukluğunu ve lise dönemini kapsayan dönemidir. Romanın çevre ve kültürel doku açısından yoğun olarak etkilendiği Kasımpaşa’da doğup büyümüş, okulu lise ikide bırakmıştır. Tıpkı kitaptaki Gıli Gıli Salih’in ağabeyi gibi karikatür ve mizah dergilerine merak salmış, 1985 yılında Gırgır dergisinde yazıları yayınlanmıştır. Daha pek çok mizah dergisinde ‘Andante’ ve ‘Jak Laban’ takma isimleriyle denemeler kaleme almıştır. Ağabeyi, karikatürist Hasan Kaçan’dır.
Kitaptaki Gıli Gıli Salih gibi Metin Kaçan da ilk gençlik yıllarında oto tamirciliği ve marangozluk yapmıştır. Gerek çevre gerek aile yapısı ve daha pek çok durumu göz önünde bulundurarak bu romanın otobiyografik öğeler içerdiği söylenebilir.
6. Roman pek çok farklı yapıma uyarlanmıştır
En bilineni 1996 yılında gösterime giren film olsa da Ağır Roman konulu pek çok dizi çekilmiş, roman müzikale ve tiyatroya uyarlanmıştır. Son uyarlama, Ağır Roman Yeni Dünya ismiyle toplamda on bölüm gösterilen ve Kolera mahallesinde yaşanan efsanelerin kırk yıl sonrasını konu edinen televizyon dizisidir.
7. Roman politik eleştirilere sahiptir
Ağır Roman’da bazen açık bir şekilde bazense üzeri örtülü şekilde siyasal eleştirilere rastlanır. Reco’nun gerizekalılar sınıfına konulması eğitim sistemine yönelik bir hicivdir. Hurdacıda, tamircide ve başka yerlerde çalışan kaçak işçilerin önemli bir kısmının çocuk yaşta olması da bir tür politik eleştiri niyeti taşır. Kitapta, seçim arabasından taşan sloganlar ve nüktedanlık sezilen olaylar üzerinden de riyakar siyasetçi profillerinin eleştirildiği görülebilir. Dönemin gündemini meşgul eden sağ-sol çatışmasına yönelik göndermeler ve muhtelif politik fraksiyonların anlatılması da romanın politik yönünü gösterir niteliktedir.
Ağır Roman Storytel’de
İstanbul’un kenar mahalle yaşantısını nostaljik ve okura tesir eden bir formatta sunan Ağır Roman şimdi Storytel’de. Okan Bayülgen’in, kişiyi hayal etmeye davet eden seslendirmesiyle hayat bulan Ağır Roman’ın renkli ve sert mizaçlı dünyasıyla tanışmanın tam vakti.
E-kitapRomanTürk Klasikleri