Ünü Japonya sınırlarını çoktandır aşan Murakami’nin çağdaş yazarlar arasında özel bir yeri var. Ritmik, akıcı ve doğrudan gündelik yaşamla ilgili konulardan hareket eden yazar, sayısız ödülün de sahibi. İnsanlardan, kent yaşamından ve müzikten sıkça bahseden yazarın gizem ve merak duygularını tetikleyen bir yazım stili mevcut. Sürükleyiciliği doruklarda yaşatan Murakami’nin en sevilen ve en yeni kitaplarını sesli olarak Storytel’de dinleyebilirsin. İşte Murakami’nin çeşitli kitaplarından alınmış etkileyici alıntı ve aforizmalar.
Zaten bir kitabın sadece kokusunu duymak ve sayfalarını karıştırmak bile beni mutlu ediyordu.
Ben çocukken evimiz hiç kedisiz kalmazdı. O kedilerle uyum içinde, yakın bir şekilde yaşamıştık. Ve kediler her zaman benim en iyi arkadaşlarımdı. Kardeşim yoktu; en yakınlarım kediler ve kitaplar olmuştu.
Bir Kediyi Terk Etmek – Babam Hakkında
Paranızı, paranın alabileceği şeylere harcayın. Zamanınızı ise paranın satın alamayacağı şeylere harcayın.
Kesinlikle güzel biri değildi. Ancak “güzel biri değildi” demekle ona haksızlık etmiş olurum. “O, kendine yakışır bir güzelliğe sahip biri değildi” demek daha doğru bir ifade olur.
Rüzgarın Şarkısını Dinle
Her şeyin bir tekrar olduğunu hissediyordum. Sonsuz déjà vu; tekrar ettikçe daha da kötüleşiyordu her şey.
Her şeyin yolunda gideceğine inanırsan, dünyada korkacağın hiçbir şey kalmaz.
Haşlanmış Harikalar Diyarı ve Dünyanın Sonu
Sadece kitap okudum ve kendime döndüm. Ve katılaştım. Dışarıya karşı duruşumu kastediyorum. Böylece sonunda çoğu insan benim kibirli, kendini beğenmiş biri olduğum fikrine vardı.
Sınırın Güneyinde, Güneşin Batısında
Bir insanı sevmek sağlık sigortası kapsamına girmeyen bir ruh hastalığına yakalanmak gibidir.
Yalnızca çevremdeki manzarayı izleyip, kendimi bulmam yeterliydi. Bu hiçbir şeyle değiştirilemeyecek ölçüde değerli bir zaman dilimiydi.
Koşmasaydım Yazamazdım
Ben daha başlangıçta tüm bu çelişkileri net olarak algılamıştım ve başkalarının onda niçin sadece coşkulu bir yaratılış görebildiğini bir türlü anlayamıyordum. Bu çocuk gerçekte, kendi ölçüsünde bir cehennem yaşamaktaydı.
Rüyadayken, bir şey ile diğeri arasında ayrım yapma gereği duyulmaz. Hem de hiç. Zaten baştan itibaren orada bir sınır çizgisi yoktur. Bu yüzden rüyada çarpışma diye bir şey neredeyse hiç olmaz, hadi oldu diyelim, bu durumda acı duyulmaz. Ama gerçek, farklıdır. Gerçek, dişini geçirir sana. Gerçek. Gerçek.
Sputnik Sevgilim
Matematiğin temel prensiplerinin peşinden gitmek yerine Balzac’ın tüm romanlarını okumak çok daha zevkliydi.
İnsanların yüreklerindeki duvarlarda yeni bir pencere açıp oraya taze hava doldurmak isterim. Roman yazarken hep düşündüğüm ve arzu ettiğim şey budur. Mantığı bir kenara bırakıp, yalnızca ama yalnızca en saf haliyle.
Mesleğim Yazarlık
Tarih, geçmişe ait bir şey değildir. Bilinçli ya da bilinçsizce sıcak, canlı kan gibi akar ve bir sonraki kuşağa olduğu gibi taşınır.
Bir Kediyi Terk Etmek – Babam Hakkında
İnsan bir şeyleri başarmak istediğinde çok doğal olarak üç noktayı kavramalıdır. Ben bu ana kadar, ne kadar işi tamamlayabildim? Şu an hangi konumdayım? Bundan sonra ne yapmalıyım? İşte bunlar, temel sorulardır. Bu üç nokta elinden alınırsa, geriye korku, kendine güvensizlik ve bezginlik hissinden başka bir şey kalmaz.
Haşlanmış Harikalar Diyarı ve Dünyanın Sonu
Duvar ören de sensin, ördüğün duvarlar arasına kendini kapatan da…
Jean-Jacques Rousseau medeniyetin insanoğlunun çit yapmaya başlamasından sonra doğduğunu söyler. Çok haklı. Tüm medeniyetler çitle çevrilmiş esaretin ürünüdür.
Sahilde Kafka
Lütfen hep yaptığınız gibi olayları gereğinden fazla ciddiye alıp kara kara düşünmeyin. Bizler, kusurlu bir dünyada yaşayan kusurlu kişileriz. Banka hesaplarının mekanik doğruluğu ile yaşamıyoruz ya da çizgilerimiz ve açılarımız iletki ve cetvelle ölçülür cinsten değil.
Hepimiz öyle ya da böyle maske takarak yaşıyoruz. Bu vahşi dünyada maske takmadan yaşanamaz çünkü. Kötü ruhların maskesinin altında meleklerin gerçek yüzü, meleklerin maskesinin altında kötü ruhların gerçek yüzü vardır. Sadece biri olması mümkün değildir. İşte biz buyuz. Karnaval buna denir.
Dehşet içindeydim, inanılmaz derecede şaşkındım. Bir süre, kim olduğumu bile bilemedim. Parmaklarım titriyordu. Ama, aynı zamanda, bir sonuca varmıştım: Kaçamam, kaçmamalıyım. Nereye gidersem gideyim, bu şey beni, aman vermeden kovalayacaktır. Sonsuza dek.
Zemberekkuşu’nun Güncesi
Yaşam döngüsü hep aynıdır. Kurmak için uzun zaman harcanan şeylerin yıkılması için bir saniye bile yeterli olur.
Haşlanmış Harikalar Diyarı ve Dünyanın Sonu
Gözler kapanmayacak. Gözlerini kapatman, hiçbir şeyi değiştirmez. Gözlerin kapandı diye, hiçbir şey silinip gitmez. Bu bir yana, gözlerini bir sonraki açışında her sey daha da kötüleşir. Biz işte öyle bir dünyada yaşıyoruz, Nakata. Adam gibi gözlerini aç! Göz kapamak, korkakların işidir. Gerçeklere göz yummak çok alçakçadır. Sen gözlerini kapatıp kulaklarını tıkasan bile zaman akmaya devam eder. Emin adımlarla.
Sahilde Kafka
İnsanların önünde yeteneklerinin ancak bir kısmını sergiler, kişisel fikirlerini dile getirmez, öne çıkmaktan kaçınır, kendisinin varlığını hissettirecek şeyleri olabildiğince silikleştirmeye çalışırdı.
Düşünüyorum da aşk denilen şey yaşamayı sürdürebilmemiz için zaruri olan bir yakıttır. Aşkımız bir gün bitebilir. Ya da güzel bir şeye dönüşmeyebilir. Ama aşk bitse de, gerçekleşmese de, birine âşık olmanın, birine aşk beslemenin hatırasına tutunmaya devam ederiz. Ve bu yine de bizim için değerli ısı kaynağı olur. Eğer bunun gibi bir ısı kaynağı olmazsa insanın yüreği dondurucu, çorak, ıssız topraklara dönüşür. O geniş topraklara hiç gün ışığı vurmaz, dinginlik denen çiçek de umut denen ağaç da yetişmez orada.
Sen açık renkli Acem halısısın, yalnızlık ise çıkmayan Bordeaux şarabın lekesi. Yalnızlığın Fransa’dan taşınmış, yaranın acısı Ortadoğu’dan gelmiştir.
Kadınsız Erkekler
Bana her istediğini yapabilirsin, beni yaralamanın dışında. Şimdiye değin yaşamımda yeterince yara almış bulunmaktayım, daha fazlasına dayanasım yok artık. Mutlu olmak istiyorum.
İnsanların, muhtemelen herkesin, unutamadığı bir durumu başkalarına sözcüklerle pek de iyi ifade edemediği, yüreklerine ağır gelen deneyimleri vardır, pek çoğu bunları tam dile getiremeden yaşar ve ölürler.
Bir Kediyi Terk Etmek – Babam Hakkında
Sanki insanlar benim ait olduğum dünyanın kenarından teker teker düşüyorlar. Hepsi de durmadan ilerliyor ve ansızın yok oluyorlar. Bir yerlerde dünyanın sınırı türünden bir şey olmalı. Bense her zamanki gibi günlük, sıradan yaşamı sürdürüyorum.
Zemberekkuşu’nun Güncesi
Her ne olursa olsun ben bu ömrü sürmek durumundayım. Ürünü iade edip yenisiyle değiştirmem mümkün değil. Ne kadar tuhaf bir şey olsa bile, bu benim, yani bu taşıyıcının varoluş şekli.
Haruki Murakami’nin Eserleri Storytel’de
20. ve 21. Yüzyılın en önemli yazarlarından olan Murakami’nin birbirinden sürükleyici kitaplarıyla daha önce tanışmış mıydın? Psikolojik yönü kuvvetli olan ve basit yazım üslubuna rağmen mesaj niteliği yüksek Murakami eserlerini, Storytel’de sesli kitap olarak dinleyebilirsin. Hemen abone olarak istediğin tüm kitapları sevdiğin sanatçıların seslerinden dinlemeye başlayabilirsin.
Okunması Gereken KitaplarSesli KitapStorytel