“Ağlasam sesimi duyar mısınız, mısralarımda; Dokunabilir misiniz, gözyaşlarıma, ellerinizle?”
Bundan seneler önce yazılmış olsa da hala içimize dokunur bu dizeler. Orhan Veli Kanık, eşsiz kalemi, benzersiz duygularla dolu dizeleri ve şiire halkı dahil eden yaklaşımıyla Cumhuriyet Dönemi sonrası Türk Edebiyatı’nın en önemli şair ve yazarlarındandır. Yenilikçi Garip akımının kurucusu olmasıyla birlikte, geleneksel şiirden sembolik bir dille sıyrılmayı başarmış usta şairin yazdıkları, iyi bir okur olma yolunda ilerlemek isteyen herkesin okuması gereken eserler arasında.
Şimdi Orhan Veli Kanık’ın sesli kitapları, Storytel’de seni bekliyor.
Bütün Şiirleri

Ölümünden sonra, Ocak 1951 yılında Yaşar Nabi Nayır’ın düzenlemesiyle basılan Bütün Şiirleri, Orhan Veli’nin yazın alanında yaratmak istediği değişimin kronolojik bir karşılığı oldu. Varlık Yayınları’ndan çıkan ve Orhan Veli’nin en önemli şiirleri olan Garip, Vazgeçemediğim, Destan Gibi şiirlerinin yanı sıra ilk ve son şiirlerini de barındıran bu şiir hazinesi Türk şiirinin geleceğini aydınlatan bir kaynak niteliğindedir.
Orhan Veli: Türk şiirinin zincirkıranı, sivrileştireni, halk ozanı… Tıpkı Cemal Süreya’nın dediği gibi “Orhan Veli’nin kavgası, edebiyatımızın en büyük kavgasıdır, buna inanıyorum. Irmağın yatağını daha doğal bir vadiye indirdi. Şiire kasket giydirdi, sivilleştirdi onu.” Bu eşsiz şiir hazinesi, Şerif Erol’un sesiyle Storytel’de seninle buluşuyor.
Garip

Hiçbir şeyden çekmedi dünyada
Nasırdan çektiği kadar;
Hatta çirkin yaratıldığından bile
O kadar müteessir değildi;
Kundurası vurmadığı zamanlarda
Orhan Veli, Türk şiirinde en büyük devrimi halkı şiire dahil ederek gerçekleştirmiştir. “Kitabe-i Seng-i Mezar” şiiri ise basıldığı yıl kitabın en şaşırtıcı şiiri oldu. Kurucusu olduğu Garip akımının ismine de ilham olan bu kitap ilk baskısını 1941 yılında yaptığında içerisinde Oktay Rıfat Horozcu ve Melih Cevdet Anday’ın şiirleri de yer almaktaydı. 1945 yılında yapılan bir düzenlemeyle Orhan Veli’nin imzası ve şiirleriyle yeniden basıldı ve halk üzerinde ki etkisi hala eski günlerdeki gücünü koruyor.
“Bu kitap sizi alışılmış şeylerden şüpheye davet edecektir” kapak şeridiyle çıkan Garip, şiirimizde bir büyük çığır açmıştı. Orhan Veli’nin öncüsü olduğu yenilikçi Garip akımının izlerini taşımasıyla birlikte harika bir başucu kitabı olacak.
Yaşasın Aşk – Öyküler

“Aşk, saçma bir şey. Hep öyle olmuştur zaten; daima da öyle olacaktır. Gerçi, tek var olan şey; ama saçma…Elbise giyen, dünyada oturan, çalışması, para kazanması gereken, havayla, suyla yaşayamayan mahluklar için aşk, fazla güzel bir şey. Konuşan hayvanlar için bu biraz fazla.”
Yazın hayatında sadece şiir yazmayıp, öykü, deneme, çeviri alanında da eserler veren Orhan Veli, tıpkı şiirlerinde olduğu gibi sıradan insanı ve günlük hayatı konu edinirken toplumsal eleştiriden kaçınmayarak Türk edebiyatını halkın içine yaymıştır. İlk kez 1947 yılında Hoşgör Köftecisi ile başlayan öykü serüveni 1951 yılına kadar devam etti. Derlemeye adını veren, Ermeni asıllı Amerikalı yazar William Saroyan’ın Yaşasın Aşk adlı eseri Orhan Veli tarafından çevrilmiş fakat bu çeviriye ölümünden sonra notlarının arasında rastlanmıştır. Bu çeviri ilk defa 17 Kasım 1952 yılında dönemin Vatan gazetesinde yayımlanır. Veli’nin tüm düzyazıları 2003 yılında Şairin İşi isimli kitapta bir araya getirildi. Hikâye yazmaya başladığı 1947 yılından ölümüne kadar sadece 6 öykü kaleme almış olsa da her öykü insanı eski zamanların güzel duygularına götürecek kadar içtendir.
Storytel’in öznel düzenlemesi olan Yaşasın Aşk-Öyküler, içerisinde asıl kitaba ismini veren Hoşgör Köftecisi ve Orhan Veli’nin edebiyat hakkında verdiği bir söyleşi dahil, Baharın Etkileri, Kan, Denize Doğru gibi öyküleri barındırmaktadır.
Orhan Veli’nin bu külliyatında kendinden bir şeyler bulacağın konusunda hiç şüphen olmasın. Storytel’in öznel düzenlemesiyle, Mehmet Atay’dan dinleme imkanı bulacağın Yaşasın Aşk-Öyküler derlemesi günlük koşuşturmaların içerisinde harika bir mola kitabı olacak.
Tüm Şiirleri

Oturup düşünerek değil sokağa çıkıp halkı dinleyerek yazılır şiir. Orhan Veli de yola bu fikri savunarak çıktı ve Garip akımını da bu doğrultuda kurdu. Kişisel olarak iki ayrı dönemde incelenebilecek şiir serüveni, her iki dönemde de toplumsal ve küresel olaylardan etkilendiği zaman dilimlerinden oluşmaktadır. En başta, Garip öncesi şiirlerinde, gerçeklikten çok romantikliğe, toplumsallıktan çok bireyselliğe önem verdi. Bunun izlerini şiirlerinde görmekteyiz. Garip sonrası dönemde ise geleneği reddettiği, imgeden ve simgeden uzaklaşıp halkın dilini kullandığı şiirlerinde, Orhan Veli karamsar bir çizgi çizse de bunun sebebi duygudan çok akla önem vermesidir. Nitekim ömrünün son yıllarında ortaya koyduğu şiirler II. Dünya Savaşı’nın da etkisiyle bir hayli duygu ve toplumsal eleştiri yüklüdür. Yıkıcı değil yapıcı yönde yaptığı eleştiriler ile birlikte şiiri duygu ile harmanlayarak okurun ruhuna dokunmuştur.
Namık Kemal, Tevfik Fikret gibi Orhan Veli’nin selefi olan şairlerin yansıttığı kahramanvari insan tiplemesi dönemin şartlarına uygun olmamasına rağmen şiire konu edilmiştir. İşte tam da bu sebeple Orhan Veli ve arkadaşlarının edebiyatta bir devrim yaptıklarını söyleyebiliriz. Her şeyin şiire konu edilebileceğini savunan Orhan Veli ve arkadaşları, en başından en sonuna kadar halktan karakterleri, kalemleriyle işleyerek eserlerinde yansıtmışlardır.
Orhan Veli’nin Anlatamıyorum şiiri 2019 yılında, Alman menşeili Lyrikline sitesi tarafından dünyanın en çok okunan ikinci şiiri seçilmiştir.
Tüm Öyküleri

Sadece şiirleriyle bilinmesine rağmen yazın hayatında deneme, çeviri ve öykü alanında da eserler veren Orhan Veli’nin Tüm Öyküleri Storytel’de seni bekliyor. Orhan Veli, öykülerinde asıl tutkusu olan günlük sahneleri, deniz insanlarının yaşamını ve sıradan insan manzaralarını yansıtmayı ihmal etmez. Toplumsal eleştiriyi mümkün olduğu kadar ironiyle kaleme almasıyla da döneminin hikâye yazarlarından ayrışabilmiştir.
36 yıllık kısa ömründe, sade ve akıcı bir dille ele aldığı öyküleriyle toplumun her kesimine hitap etmeyi başaran Orhan Veli’nin 21 makale, 6 öykü, 7 eleştiri yazısı bir kitap haline ilk kez 1953 yılında getirildi. Şimdi bu eşsiz eserleri, Storytel’in sesli kitapları sayesinde yeni bir deneyime dönüştürebilirsin.
Hikâyeler

“Güneş, karşı sırtların üzerinde yavaş yavaş alçalıyordu. Denizdeki pırıltılar gittikçe daha fazla kıvılcımlanıyor, adamın gözünü alıyordu. Gökyüzünün mavisi daha bir tatlılaştı. Karşı kıyıda, Hayrettin İskelesi’nin önünde duran mavnalar yavaş yavaş dağılmaya başladılar.” Orhan Veli, gerek sembolik betimlemeleri gerekse sade diliyle Türk edebiyatında sarsılmaz bir yer edinmeyi başarmış yazarlardan biridir.
Orhan Veli, öykü alanında az sayıda eser vermiş olmasına rağmen bu eserleriyle günlük hayatı bize değişik bir bakış açısıyla sevdirmiştir. Orhan Veli’nin bu keyifli kitabını Erdem Akakçe’nin sesiyle, Storytel’de dinleyebilirsin.
Türk Edebiyatı’nın usta şairi Orhan Veli ile henüz tanışmadıysan ya da zaten okuduğun kitaplarını bir de sesli kitaplar aracılığıyla deneyimlemek istiyorsan, işte senin için kaçınılmaz bir fırsat. Birbirinden değerli seslendirme sanatçılarının sesinden birbirinden değerli bu eserleri dinlemek için hemen tıkla!
Sesli Kitap