Yalnızca iyi bir şair değil, iyi bir hikaye anlatıcısı da Sunay Akın. İlgi alanları bir çocuğunki kadar çeşitli olabiliyor. Bir bakmışsın tarihi bir kişiliğe merak sarmış bir bakıyorsun aklı uzayda, sonsuzlukta. Ama asıl marifeti, onlarca konu hakkındaki bilgi parçalarını birbirleriyle öyle leziz bir biçimde birleştiriyor ki, ortaya okumaya – dinlemeye doyamayacağın küçük anlatılar çıkıyor. Yalnızca bir şaire has duyarlılıkla kaleme alınabilecek küçük hikayelerle okuru şaşkına çevirmeyi başarıyor her seferinde.
Sunay Akın birbirinden ilginç yazılardan oluşan iki kitabını, Onlar Hep Oradaydı ve Ay Hırsızı isimli kitaplarını Storytel kullanıcıları için seslendirdi:
Onlar Hep Oradaydı

Kızılderililerin sürüldüğü topraklarda, 1966’da, uzay kıyafetleri giydirilen NASA görevlilerine Ay’a indiklerinde ne yapacakları, nasıl davranacakları anlatılırken, yaşlı bir Kızılderili’nin yanındaki çocukla birlikte bu çalışmaları her gün izlediği görülür. Aradan geçen birkaç gün sonra çocuk yanlarına gelir: “Beni babam gönderdi. O Beyaz Adam’ın dilini bilmiyor. Ben okulda öğrendim. Babam, bu garip aletler ve kıyafetlerle burada günlerdir ne yaptığınızı soruyor.”
Bir NASA yetkilisinin, Ay’a gitmek üzere olduklarını, bunun için astronotları eğittiklerini anlatması üzerine Kızılderili çocuk babasının yanına geri döner… Bunun üzerine günlerdir hiç kımıldamadan duran yaşlı Kızılderili koşarak astronotların yanına gelir ve nefes nefese Navaho diliyle bir şeyler söyler. Söyleneni anlamayan NASA görevlileri, babasının arkasından koşarak gelen çocuğa bakarlar… Çocuk, Beyaz Adam’ın Ay’a gideceğini öğrenince babasının çok heyecanlandığını anlatır ve kendisinin Ay’a bir mesajı olduğunu, onu da yanlarında götürüp götüremeyeceklerini sorduğunu söyler. Günlerdir güneş altında ciddi ciddi çalışmaktan sıkılan görevliler bir teyp uzatırlar: “Babana söyle, mesajını bu teybe söylesin. Söz, giderken yanımızda götüreceğiz.” Kızılderili, çocuğunun Beyaz Adam’ın sözlerini Navaho diline çevirmesinden sonra teybe bir şeyler söyler, sonra da kızgın adımlarla uzaklaşır oradan. Mesaj şöyledir:
“Bu adamlara dikkat edin! Topraklarınızı almaya geliyorlar!..”
Sunay Akın, ancak yılların birikimiyle yazılabilecek, büyük araştırma ve emek isteyen bir kitapla karşımızda. Sunay Akın kovboy filmlerinin “kötü adamları” Kızılderililerin anlatılmayan hikayesini anlatarak başlıyor Onlar Hep Oradaydı adlı kitabına. Sonra da anlatmaya devam ediyor; Osmanlı Devleti’ni olimpiyatlarda temsil eden ilk atletimiz Vahran Papazyan’dan 1912 olimpiyatlarının yıldızı Kızılderili atlet Jim Thorpe’ye, Manisa Tarzanı Ahmet Bedevi’den ülkemizin ilk dağcılık kulübüne, çizdiği haritalarla dünyayı değiştiren Piri Reis’ten Amerika kıtasını keşfeden Kristof Kolomb’a, Serveti Fünunculardan Nazım Hikmet ve Sait Faik’e, önemli bilim insanı Prof. Dr. Mustafa İnan’dan ünlü aktör ve seslendirme sanatçısı Mücap Ofluoğlu’na, Avrupa’dan Kuzey Amerika’ya göçmen taşıyan ilk gemi olan Mayflower’dan Pearl Harbor baskını sırasında batırılmayan tek gemi olan Solance adlı gemiye ve daha nicelerine değinerek okuru unutulmaz bir yolculuğa çıkarıyor.
Ay Hırsızı

“Yeşilçam’da izleyiciyi en çok güldüren aşk sahnelerinden biri pilot rolündeki Şener Şen’in sevdiği kıza uçağıyla yaptığı kurlardır. 1977’de çekilen Neşeli Günler filminde, Ayşen Gruda’ya âşık olan Şener Şen’in adı “Vecihi’’dir. Pilot Vecihi, uçağıyla Ayşen Gruda’nın evinin üstünde uçmakta ama her seferinde sakarlığıyla eve zarar vermektedir. Kızın annesi Adile Naşit, iki sevgilinin evliliğine taraftar olsa da, babası Münir Özkul, Vecihi’nin uçağına iniş izni vermeyen uçuş kulesi rolündedir. Sinemamızın en saygın sanatçılarının bir araya geldiği bu film, komedi dalının başarılı örneklerinden biri olsa da, Vecihi adının, uçuş tarihimizin en saygın, en değerli adlarından biri olduğu, izleyicilerin büyük çoğunluğu tarafından bilinmez.
Vecihi Hürkuş, gökyüzü tarihimizde ilklere imza atan bir pilottur. 1917’de, Kafkas cephesinde, ilk Türk hava zaferi onun sayesinde kazanılmıştır…
Kurtuluş Savaşı’nın ilk ve son uçuşunu yapan da odur…
1924 yılında, İzmir’de ilk Türk uçağını yapmıştır…
Yaşamının son yıllarında, kurduğu havayolu şirketinin kapanmasına yönelik baskılara ve suikastlara dayanamayan Vecihi Bey iflas eder; borçlarından dolayı Kurtuluş Savaşı’nda gösterdiği kahramanlıklardan dolayı bağlanan maaşına bile haciz koynulur. Ankara’da anılarını yazarken beyin kanaması geçirir…
“Pilot Vecihi,” 16 Temmuz 1969’da toprağa verilir.
O gün, Ay’a adım atacak ilk insanı taşıyan Apollo 11 dünyadan ayrılmaktadır!..”
Sunay Akın yine birbirinden ilginç hikayelerle okurun karşısına çıktığı Ay Hırsızı’nda gözünü Ay’a çeviriyor ve tarihten, edebiyattan, sanattan pek çok anekdotu ve bilgiyi ince ince işleyerek birbirine bağlıyor. Okuyanı hayrete düşürecek kadar ilgi çekici ve ustalıkla kaleme alınmış bu öyküler arasında neler yok ki: Ay’a ilk insanı biz gizledik… Aydaki oyuncak… Aydaki un torbası… Ay tanrıçası, göl ve çoban… İstanbul üstünde uçan daireler… Bayrağımızdaki yıldızı beş köşeli hale getiren Sultan Abdülmecid ve beş köşeli yıldızın anlamı… Cervantes ve Mimar Sinan hangi caminin inşaatında buluştu?.. Piri Reis’in haritası Topkapı Sarayı’nda nasıl bulundu?.. İstanbul Boğazı’nı yürüyerek geçen Attila Hülagü’nün sırrı neydi?.. Enver Paşa’nın uçağı kaç kez düştü?.. Atatürk neden hiç uçağa binmedi?.. Tam 157 yıl yaşayan Zaro Ağa’nın Amerika seferinde neler yaşandı?.. Fatih’in karadan yürüttüğü gemiler uzaya neden gidemedi?.. Anadolu’dan Ay’a Giden Bir Yol Var… Bir uçak kaç insan öldürebilir?.. Apollo 11 dünyadan ayrılırken, Van Gogh ve ay yıldız… İdam sehpasındaki kaleci… Mustafa Kemal’in pilot oğlu kimdi?.. Fişeklerin deli tarihi… Savaş uçakları Liverpool’u bombalarken… Attila İlhan ve Turist Ömer… Düşünen ilk robot bir Türk idi… Bay Gorski’nin ayda işi ne? Yüksek atlama sırığı ve ay… Her teras bir havaalanı… Mezar taşındaki uyak… Uzayda bir sokak köpeği… Düşen uçaktaki şair…
Sesli Kitap